Bentonit Kilinin Toksinleri Bertaraf Etmesi Dr. Michael Colgan
Kilin Toksinleri Uzaklaştırması
Dr. Michael Colgan tarafından ele alınan bir makalede bentonit ile ilgili şunlara yer verilmiştir;
Doğru organik gıdalarla beslenmeniz yada temiz su kullanmanız, havadan, çeşitli yüzeylerden yada modern dünyada kullandığımız malzemelerden aldığımız toksinleri engellemez. Bu yüzden, vücudun ve beynin hayatımız için iyileştirilmesi adına, toksinlerin atılımında küçük ilave bir yardıma ihtiyaç duyarız. Kalsiyum ve magnezyum askorbatlar potansiyel olarak kurşun, civa, karbon monoksit, sülfür, benzin ve çeşitli kanserojen ve bakteriyel toksinlerin vücuttan arındırılmasnda doğal şelatörlerdir. Ancak, normal durumlarda bile günlük en az 1000 mg almak ve bunun yanında meyve ve sebzeden daha fazla almak gerekmektedir. Burada bu gerekliliğin her geçen gün daha fazla arttığı konusunda daha fazla bir şey bahsetmeyeceğim. Burada bahsetmek istediğim vücuttaki toksinlerin uzaklaştırılmasında 1000’ler yıldır uygulanan ve yakın zamanda yapılan sayısız moleküler bilim çalışmalarıyla birlikte tekrar gündeme oturmaya başlayan oldukça başarılı ve etkili bir çözümdür. Toksinlerin bir çoğunun vücuttan ve beyinden atılması tıbbi kil ile yapılabilmektedir. Burada eski uygulamaları cazip kılmaya çalışmıyorum. Yalnız yakın tarihli bir bilimsel çalışmadan alıntı yapacağım. Üzücü gerçek ise 20. Yüzyılda ilaçlar çok aşağılık bir şekilde tıbbi killerin kullanımını engellemiştir. İnsan yapımı ilaçlar daha iyi sonuç verdiği görülse de, ilaçların etkisinin oldukça sınırlı olduğu kanıtlanmıştır. Son on yıllarda özellikle moleküler bilimle, killer tekrar tedavi edici birleşimlerin kaynağı olarak itibar bulmaya başlamıştır. Pratik olarak medya tarafından farkına varılmasa da, killer çok ciddi bir çalışma alanını oluşturmaktadır.
Elbette tarihten te bahsetmek gerekmektedir. Çünkü killer daha önce olduğu gibi tekrar başlıca ilaçlardan olmaktadır. Eski Yunan doktoru kızıl Limni adası kilini kullanmıştır. Bu kil küçük kekimsi yapıda olan tanrıca Diana mühürlü ve terra sigilata adında bir kildi. Çağının en önemli doktorlarından biri olan Galen yine yaygınca kil kullanmıştır. Bu kil, geçmişte 19. Yüzyılın sonlarına kadar dünyada yaygın olarak zehirlerin uzaklaştırılmasında kullanılmış ve yine 19. Yüzyılın sonlarına kadar tıp farmakopesinde yer almıştır.
Günümüzde çok sayıda tedavi amaçlı killerin olması ve her geçen gün yeni isimlerin gündeme gelmesi, killerin tanımında bir karmaşaya yol açmaktadır. Günümüzde en yaygın olarak kulanılan kil ana birleşimi montmorillonit olan bentonittir. Bu kil, mikroskobik kristallerden oluşan çok yumuşak silikatlardan biridir. Limni adası kili bu tür killerdendir. Özellikle tıbbi fonksiyon açısından çok önemli bir özellik olan yapısının çok geniş bir yüzey oluşturmasıdr. İçindeki baskın elemente bağlı olarak kalsiyum, sodyum veya potasyum bentonit olarak isimlendirilirler.
Kilin en büyük avantajı, bağlanma özelliğidir. Bu özellik, kimyasal olarak çözünme ve başka bir kimyasalı emme şeklinde algılanmamalıdır. Bağlanma atom veya moleküllerinin kimyasal olarak bağlayıcının yüzeyine yapışarak ince bir tabaka oluşturmasıdır. Bentonit bu bağlamda çok iyidir. Çünkü çok güçlü negatif yük taşımaktadır. Çoğu toksinler güçlü pozitif yüke sahip olduğundan, elektromanyetik bir şekilde kil molekülüne çekilir. Yakın tarihli bilimsel çalışmalar bentonitin istenmeyen kimyasal maddelerin uzaklaştırılmasında insan tarafından üretilmiş herhangi bir maddeden çok daha iyi olduğunu ortaya koymuştur.
Kalsiyum bentonit kili, böcek ilaçlarının, tarım ilaçlarının, mantar ve küflerin, hormon atıklarının, bakteri, virüs ve ağır metallerin uzaklaştırılmasında son derece etkilidir. O kadar etkilidir ki, bentonit günümüzde su kaynaklarının saflaştırılma işlemi de dahil binlerce endüstriyel işlemde kullanılmaktadır.
Elbette bu makale bentonitin faydalarını anlatmak için yazılmamıştır. Dolayısıyla, en iyisi bu duruma bir örnek vermek olabilir. Fıstıklarda yaygınca bulunan Aflatoksin küf mantarı ele alalım. Bu küf mantarı bilinen en kanserojen maddelerden birdir. Yapılan bir dizi çalışmada, bentonit ile beslenen hayvanların besinlerinde bulunan aflatoksinden tamamen koruduğu ve vücuttan uzaklaştırdığı ortaya konmuştur. Ayrıca yapılan aşama 1 ve 2 denemelerinde insan hastalarında da aynı etkiler gözlemlenmiş ve kil ile ilgili herhangi bir toksik bulguya rastlanmamıştır. Bir diğer önemli bulgu da, yapılan testlerde bentonitin insan vücudunda bulunan vitaminleri ve başlıca mineralleri etkilemediği görülmüştür. Yaygın olan toksik metallerin uzaklaştırılmasında tıpta kullanılan Edetat disodyum, EDTA gibi kimyasal şelatörlerde bu durumun aksine vitamin ve minerallerle özellikle de kalsiyumla etkileştiği ve eksikliğe sebep olduğu bilinmektedir. Bazı vakalarda özellikle de genç yaşta kişilerde, bu kimyasalların hastaların kandaki kalsiyum azalmasına bağlı olarak öldürebildiği belirtilmektedir.
Bentonitin zararlı etkileri yoktur. Gözlemlere göre tamamen zararsızdır. FDA listesinde genel olarak güvenli olarak belirtilmiştir. Amerikan hastanelerinde MRSA enfeksiyonları salgını görülmektedir. Antibiyotiklerin etki göstermediği durumlarda bentonit dahili ve harici olarak MRSA rahatsızlıklarını tedavi etmek amacıyla başarıyla kullanılmaktadır.
Bunun yanında tedavilerde tıbbi olarak sonuç alınamayan bir çok hastalıkta bentonit sonuç vermektedir. Bunlar arasında Candida, Irratabl bağırsak sendromu örnek olarak verilebilir. Bentonit hem ekonomikliği hem de toksik içermemesi sayesinde beyin fonksiyonlarında rahatlama sağlar. Günlük bir iki gram bentonit, saf su, askorbat süplemanları ve alkali diyeti ile birlikte kullanıldığında toksinlerin uzaklaştırılmasını sağlar.
Kaynak: http://colganprograms.wordpress.com/tag/bentonite-clay/
Bentonit Kilinin Toksinleri Bertaraf Etmesi Dr. Michael Colgan
Bentonit Tedavisi Bentonit > Sayfa 16